ÇOCUKLARDA KORKU
Korku, canlı varlıkların görünen ve görünmeyen tehlikeler karşısında gösterdikleri doğal bir tepkidir. Aslında her korku, canlıyı uyaran ve kendisini savunmasını sağlayan bir düzenektir. Canlı kaçarak, saklanarak, zorda kalınca da savaşı göze alarak kendini korumaya çalışır. Genellikle, yeni olan ve bilinmeyen her şey ürküntü verir. Çocuklar için korku, gelişimin normal bir parçasıdır ve dile getirilmesi, büyümenin olumlu ve sağlıklı yönde olduğunu gösterir. Çocuklar, bu normal korkular aracılığıyla çevrelerine uyum sağlamayı ve kendilerini sıkıntıya sokan şeylerle baş etmeyi öğrenirler. Unutulmamalıdır ki korku sağlıklı bir işleve sahip olduğu gibi çocukların toplumsal ve akademik açıdan sorun yaşamasına neden olacak kadar yoğun da olabilir. Hangi korkuların normal olduğunu ve ne zaman daha ciddi bir duruma dönüştüğünü anlamak çocuğunuza yardım etmenizi kolaylaştıracaktır.
Her çocuğun birtakım korkulan vardır, çoğu akla yakın olmayan korkulardır bunlar En azından büyüklerin gözünde, çocukların korktukları şeylerin çoğunun gerçekten tehdit edici bir yanı da bulunmamaktadır. Korkular gelişimsel ya da durumsal olabilir. Ancak pek çok durumda aileler ve diğer erişkinler, bu korkuların ortaya çıkmasına, pekişmesine neden olurlar. Çocuğu kontrol edebilmek, istenmeyen davranışlarını engelleyebilmek için söylenen sözler korkulara neden olur. Daha küçük yaşlarda korkuların kaynağı sesken, ileriki yaşlarda somut korkular ortaya çıkar.
Çocuk için yeni olan ve bilinmeyen her şey korku verir. 2-3 yaş çocukları yüksek seslerden, elektrik süpürgesinin çıkardığı sesten, gök gürültüsünden korkarlar. 3-4 yaşlarında bu korkulara annenin desteğini kaybetme, yalnızlık, yangın, kaza vb. olaylardan korkma eklenir. Bu yaş çocuğu için somut olayların yanı sıra hayal edilen şeyler de korku kaynağı olmaya başlar. Bunun nedeni çocuğun gelişmekte olan hayal gücüdür. Bu nedenle zeki ve üstün yetenekli olan çocukların korkuları daha çok ve çeşitlidir. 4 yaş civarında çocuğun korkularında yavaş yavaş azalma görülür.
5-6 yaşlarındaki bir çocuk masalların etkisi ile imgeleme dayanan nesnelerden korkar. Bu yaş çocuğunun çevre ile etkileşimi ve deneyimi artmıştır. Böylece tehlikeli olayları, durumları ve toplumun değer yargılarını öğrenmiştir. Hangi davranışlarının başkaları tarafından kabul edilmeyeceğini ya da onaylanmayacağını tahmin edebilir. Bu nedenle çocuk zaman zaman davranışlarının başkaları tarafından beğenilmeyeceği korkusunu taşır. 6 yaşta korkularda tekrar artma görülür.
Çocuklar düşünme yeteneklerinin ve deneylerinin sınırlı olması ve hayal güçlerinin zenginliği nedeniyle yaşadıklarını gerçekçi olarak değerlendiremezler. Gördüklerini çarpıtarak, abartarak ya da benzetmeler yaparak korkulu sonuçlara varabilirler. Ancak yaşları ilerledikçe ayrılıkların, acıların, hastalıkların ve ölümün olduğu bir dünyayı olduğu gibi görmeye cesaret etmek ile güven geliştirirler. Kendilerini sevindiren bir şey yaptıklarında, bir durumu kontrol edebildiklerinde ve değişim sağladıklarında, kendi yeteneklerine, güçlerine inanırlar ve özgüven oluştururlar.
Çocuğunuzun korkularının üstesinden gelmesinde nasıl yardımcı olabilirsiniz?
• Çocukta korkunun uzamasını ve olumsuz etkilerini önlemek için korkunun nedenleri araştırılmalı ve bu nedenler ortadan kaldırılmalıdır.
• Anne-babalar çocukların korkularını yok saymamalı, asla küçümsememeli ve alay etmemelidirler.
• Korkuları kabullenin ve gerçek olduğu kabul edin. Korkuyu göz ardı etmeniz korkuyu azaltmayacaktır.
• Korkuları olan çocuğa sabırlı davranmalı, korkularını yenmesi için zaman tanınmalıdır.
• Çocuk korkuları konusunda, konuşmaya hazır olduğu zaman onunla açıkça konuşulmalıdır
• Aşırı koruyucu bir tutum ile çocuğu her şeyden korkar hale getirmemelidir.
• Çocuğa “Aman düşersin!”, “Sen tek başına karşıya geçemezsin” vb. sözlerle çevrenin tehlikelerle dolu bir yer olduğu duygusu aşılanmamalıdır.
• Çocuğun arkadaş grubuna girmesine ve öz güven duygusunu geliştirmesine yardımcı olunmalıdır.
• Çocuk korktuğu şeye yavaş yavaş alıştırılmalıdır. Örneğin denizden korkan bir çocuğun önce uzaktan denizi ve deniz kenarında oynayan çocukları izlemesine imkân verilmelidir. Daha sonra çocuğun önce deniz kenarında oynaması, sonra ayaklarını ıslatması ve yavaş yavaş denize girmesi sağlanmalıdır.
• Çocuklara korkulu masallar anlatılmamalı, korkulu filmler izletilmemelidir.
• Korkuyu hafifletmek amacıyla “Erkek adam hiç korkar mı?”, “Sen artık kocaman oldun” gibi sözlerden kaçınılmalıdır.
• Çocuğunuza herkesin korkuları olduğunu ve herkes gibi onunda bu korkuları yenebileceğini söyleyin.
• Çocuğunuza örnek olun. Kendi korkularınız karşısında sakin bir tutum sergilemeye çalışın.
• Çocuğunuzun kendine güvenini güçlendirin. Kendine güven korkuyu yenmeyi büyük ölçüde kolaylaştırır.
• Korkuyu asla bir disiplin aracı olarak kullanmayın