ÇOCUKLARDA SALDIRGANLIK VE ŞİDDET

Saldırganlık çocuklarda okul öncesi ve okul yıllarının ilk zamanlarında çok sık görülen bir davranıştır. Küçük çocuklarda normal bir tepki biçimidir. Çocuğun güvenlik, mutluluk ya da başka bir gereksiniminin şekil değiştirerek başka bir biçimde ortaya çıkmasıdır. Saldırganlığı kişisel bir yaralanmanın bir başka Şekilde sonuçlanması olarak tanımlayabiliriz. Bu yaralanma sonucunda çocuğun akranlarına vurması, ısırması, eşyaları fırlatması, tekmelemesi, tükürmesi ve zarar vermeyi amaçlayan tehditler Şeklinde sözel saldırılarda bulunmasıdır.
Sürekli ve aşırı biçimde saldırgan olan çocuk sinirli, anlaşılmaz, eyleme hazır ve aşırı geçimsizdir. İlişkileri gergin ve sürtüşmelidir. Hemen parlar ve kavgaya hazırdır. Durmadan kuralları çiğner ve ceza görür. Bu çocuklar cezadan etkilenmez ya da kısa süreli etkilenmiş gibi görünürler. Ölçüsüz ve durumla orantısızdır. Öfkesini yenemez ve hep kendini haklı çıkarmaya çalışır. Bu çocuklar evde okulda sürekli sorun yaratırlar ve yetişkinlerle sürekli çatışma içindedirler. Genellikle erkek çocuklar daha saldırgandırlar.
Saldırganlığın bir diğer sebebi ise sevgi yoksunluğudur. Beklediği ilgiyi, sevgiyi ve şefkati göremeyen çocuklar, sergiledikleri olumsuz davranışlarla dikkat çekmeye, ‘ben buradayım ’ mesajı vermeye çalışırlar. Çoğu zaman da başarılı olurlar. Onlar için aldıkları ikazlar, işittikleri sözler dikkat çektiklerinin bir göstergesidir.
Öfke nöbetleri 5 yaşına kadar olan çocuklarda görülebilen normal bir durumdur. Okul öncesi dönemdeki çocukların neredeyse tamamı zaman zaman öfke nöbetlerine kapılır. Ağlama, somurtma, çığlık atma, ayaklarını veya kafasını vurma gibi davranışların hakim olduğu öfke nöbetleri genellikle çocukların kızgın veya gergin olduğu zamanlarda patlak verir.
5 yaşına kadar olan çocuklar kimlik duygusu ve bağımsızlık kazanmaya çalışmaktadır. Ancak kelime hazinelerinin kısıtlı olması nedeniyle duygularını kelimelerle ifade edemezler. İstediği bir şeyi yapamadığında, istediği bir şeyi elde edemediğinde ya da kontrolünü kaybedecek kadar öfkelendiğinde çocuğun gerilimi öfke nöbetine dönüşebilir. Öfke nöbetleri nefesini tutma veya vurma, ısırma, tekmeleme gibi daha saldırgan davranışları da içerebilir. Öfke nöbetleri tipik olarak 1 yaş civarında başlar ve sıklıkla 5 yaş dolduğunda sona erer.

Çocuklarda var olan saldırganlığın sebepleri nelerdir?

• Anne babaların çocuklarını sürekli kontrol altında tutmaya çalışması.
• Anne babanın tutarsız davranması.
• Çocuğun sık sık fiziksel ya da sözel şiddete maruz kalması ve yeterli sevgi görmemesi.
• Aile içinde var olan anne baba kavgaları. Mesela,babanın anneye bağırarak iş yaptırması. Çocuk kendisinde şöyle bir yargı geliştirir “bende istediğimi yerine getirebilmem için kaba davranışlar sergilemeliyim.”

• Çocukların saldırgan olmalarında ve çevreye şiddet uygulamalarında, televizyonda izledikleri şiddet içerikli filmlerinde etkisi vardır.
• Dil gelişimini henüz yeni yeni kazanmaya başlayan çocuk kendini ifade edemezse beden diline başvurur, saldırgan davranışlar gösterir.
• Çocuk otoriter veya aşırı hoşgörülü aile tutumlarıyla yetiştiğinde bu davranış oluşabilir.
• Kendine güveni olmayan ya da baskı altındaki çocuk saldırgan davranışlar gösterebilir.
• Çocuğun yapmaya çalıştıkları konusunda engellenmesi ile saldırganlık oluşabilir.
• Çocukların çevresindeki değişiklikler saldırganlık nedenlerindendir.

NELER YAPILABİLİR?

• Öncelikle çocukta var olan bu davranışın kökenini araştırmalıyız. Bu davranışının sebeplerini ortaya koymalıyız. Çocuğunuz ihtiyaçlarını karşılamak için saldırgan davranış içinde olmak gerektiğine mi inanıyor? Aşırı baskıcı aileye karşı öfkesini mi belirtiyor? Kızgın olduğu birini cezalandırmaya mı çalışıyor? Bu sorulara cevap aramakla, saldırgan davranışın sebeplerini ortaya çıkarıp uygun bir dil kullanarak çocuğunuzun ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlayabilirsiniz.
• Çocuğunuza sevgiyle yaklaşın. Kardeşler arasındaki sevginin dengeli olmasına dikkat edin.
• Çocuklar kendilerinden beklenenleri gerçekleştiremediklerinde, kendilerini yetersiz ya da başarısız hissettiklerinde de saldırganlık gösterebilirler. Çocuğun gelişimine ve yaşına uygun beklentiler içinde olunmalıdır.
• Çocuğun güven duygusu geliştikçe beklemeyi ve tepkilerini kontrol edebilmeyi öğrenir. Bu yüzden çocuğa güven aşılanmalıdır. Aile içinde var olan bir meseleyi kesinlikle çocukların bulunduğu ortamda saldırgan tavırlarla halletmeye çalışmayın. Çünkü sizler onlar için birer modelsiniz.
• Çocuklarınızın olumsuz davranışlarını ön plana alıp onları sürekli eleştirmeyin. Olumlu davranışlarını görmeye çalışın ve bu davranışlarını ödüllerle pekiştirin.
• Çocuğunuzun geniş oyun alanlarına oynamasını sağlayın. Bu durum, var olan gerilimden kurtulmasını ve enerjisini boşaltmasını sağlayacaktır.
• Çocuklara verilecek sorumluluklar, ‘başarı’ duygusunun kazanılmasına yardımcı olacaktır.
• Yaptıkları olumlu davranışların fark edildiği hissettirilmelidir.